PDF Kitap indir



Annesine daha derin bir şefkat ve sevgiyle baktı. Kendisini küçük
yaşından beri lezzetli, güzel yemek ve reçeller yanında manevî gıdalarla da
besleyen bu asîl kadına karşı, kalbi bir kere daha minnet duyguları ile
taştı. Üzerini kalın bir yağ ve reçel tabakasıyla kapladığı ekmeği, kendisine
uzatan annesinin elinden alırken o beyaz, yumuşak eli kendine doğru çekti ve
insiyakı bir hareketle, minnetle, o minik eli öptü. Oğlunun bu hareketi
kadının gözlerini bir kere daha yaşartmaya kâfi gelmişti... Kendisine kâinatı
bağışlasalardı bu derece memnun ve mes'ut olamazdı o...
İstanbul Üniversitesi, Fen Fakültesi'nin kantinindeyiz. Fakat insanın,
burasının Fakülteye ait bir bölüm olduğuna inanası gelmiyor. Adeta bir
Hollywood idi burası.
İçerisi kız ve erkek talebelerle dolu... Çok güzel bir genç kız,
masalardan birinin üzerine çıkıp oturmuş. Masanın etrafında, kendisini yarım
bir çember içine almış 15-20 erkek talebeye bir şeyler anlatıp, işveli
kahkahalar atıyor. Esasen mini olan eteği öylesine yukarılara doğru sıyrılmış
ki gençler, kızın anlattıklanndan ziyade, onun çorapsız bacakları ile
alâkadar olmaktalar. Genç kızın dudaklarında şeytanî bir gülümseme
dolaşmakta. Zira gençler üzerinde uyandırdığı şiddetli tesirden emin...
Gençler ise kıza âdeta bir kompliman yarışına girişmişler. Aslında hepsi de
zamanla ve sırayla kızdan kendilerine düşen payı alacaklarından emin
bulunmaktalar. Daha dün gece arkadaşları arasında Don Juan ismi ile anılan
Necdet'in Klüb X'e dâvetine icabet etmemiş miydi? Ölüm Bir Varmış Bir Yokmuş PDF E-Kitap indir İşte bu gün de hepsinin
gözü önünde Taner'in sinema teklifine "Evet" diyor. O halde yarın Erol, öbür
gün Sami ve onu takib eden günlerde Cemil, Mete, Kaya, Selçuk ve diğerlerine
de sıra gelecekti elbette.
Diğer masalar, elele, gözgöze, dizdize oturmuş çiftlerle dolu. Kızların
hemen hepsi, Hollywood film akristlerinden farksız. Kiminin saçları bir
baloya, bir kokteyle gidecekmişçesine kuaförden çıkmış, kiminin ki ise
süpürge gibi dümdüz, sırtlarından aşağı salkım saçak salınmıştı. Hele bir
tanesi saçını öylesine saçma bir tarzda taramıştı ki sol gözü tamamen
saçlarla örtülmüş, etrafı tek gözüyle seyrediyordu.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *